Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eskişehir’deki “İlk Ulusal Helikopter Motoru TEİ-TS1400’ün Teslimi ve Tasarım Merkezi Açılış Töreni”ne Vahdettin Köşkü’nden canlı kontakla katıldı.
Türk mühendisleri tarafından tasarlanıp imal edilen turboşaft motorunun test için teslimi ile tasarım merkezinin açılışının gerçekleştirildiğini söz eden Erdoğan, bu projelerle savunma endüstrisinde yeni bir periyoda girildiğini söyledi.
Turboşaft motor geliştirme projesi kapsamında yapılacak yatırımlar ve kazanılacak kabiliyetlerle TEİ’nin kendi alanında ülkede rol model haline dönüşeceğini vurgulayan Erdoğan, tasarım merkezinde ise mühendislerin, tasarım ve araştırma geliştirme ünitelerinin çok daha verimli ve koordineli bir halde çalışmamalarını yürüteceğini kaydetti.
Erdoğan, Türkiye ile birlikte memleketler arası arenada da ulusal sanayi kuruluşu TEİ’nin kesimin en kıymetli oyuncuları ortasında yer almasını hedeflediklerini belirterek, şöyle devam etti:
“Dünya üzerinde motor teknolojileri konusunda kelam sahibi bir elin parmakları kadar ülke var. Bir motorun geliştirilmesi için yurt içinde yazılımından materyaline çok geniş bir ekosistemin bir arada çalışması gerekiyor. Hamdolsun TEİ artık yalnızca motor üreten değil, motor tasarlayan, üreten ve dünyaya satan bir marka haline dönüşüyor. Turboşaft projemiz ile ülkemizde bu ve gibisi sınıftaki motorları test edebilecek çok önemli bir test alt yapısı da tesis ediyoruz. Bu alt yapı birebir vakitte ulusal muharip uçak motoru üzere daha yüksek güç sınıfı motorlarımızın testinde de kullanılabilecek. Ayrıyeten yeni jenerasyon hafif zırhlı araçlar, altay tankı, İHA’lar ve füzelerimiz ile birçok platformumuzun çeşitli güç sınıflarındaki motorlarını da geliştiriyoruz. Allah’ın müsaadesiyle yakında tüm bu motorları envantere almaya başlayacağız.”
Erdoğan, helikopter turboşaft motoruyla açılan yoldan öteki savunma sanayi araçlarının motorlarının tamamı yapılana kadar ilerlemeyi sürdüreceklerini belirterek, “Bir yandan TUSAŞ’ın, öteki yandan özel kesim kuruluşlarımızın uğraşlarıyla Türkiye’yi havacılık başta olmak üzere, her türlü motor tasarımı ve üretimi alanında adres ülke yapma maksadımıza adım adım yaklaşıyoruz. Her ne kadar birileri Arifiye’deki tank paleti fabrikası üzerinden ülkemizin savunma endüstrisini baltalamaya çalışsa da biz bu amaçtan asla vazgeçmeyeceğiz.” sözlerini kullandı.
“Yapılan işin ismi işletme devridir”
Arifiye’deki fabrika problemini bir kere daha anlatmak istediğini lisana getiren Erdoğan, şöyle konuştu:
“Her şeyden evvel Arifiye’deki fabrika yeri, binası, makineleri dahil her şeyiyle bedeli 250 milyon doları lakin bulan bir tesistir. Bu fabrikaya 20 milyar dolar diyen hem ömründe hiç fabrika görmemiştir hem de 20 milyar doların ne manaya geldiğini bilmiyordur. Yani neresinden tutsanız elinizde kalacak bir iftirayla karşı karşıyayız. Ayrıyeten yapılan sürecin ismi satış değildir, özelleştirme de değildir. Yapılan işin ismi işletme bölümüdür. Mülkiyeti Ulusal Savunma Bakanlığımızda kalmak üzere bir Türk şirketi olan BMC’ye 25 yıllığına işletme evresi yapılan fabrikanın Katarlı yatırımcılara satışı üzere bir durum mutlaka kelam konusu değildir. Fabrikanın devranı sürecinde ve sonrasında çalışan işçinin özlük haklarında rastgele bir kısıtlama yapılması bir yana iyileştirmeye gidilmiştir. BMC birtakım projelerinde elbette pek çok şirket ve kurum üzere Katarlı yatırımcılarla da iştirak alakası kurmaktadır. Savunma sanayi projelerimizde Amerikalılarla, İngilizlerle, Almanlarla, öbür pek çok ülkeyle iştirak yaptığımızda ne oluyorsa ne bir eksiği ne bir ziyadesiyle Katarlı yatırımcılarla da birebiri olmaktadır.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Borsa İstanbul Anonim Şirketinin yüzde 10’luk pay periyodunda sergilenen yatırım düşmanlığı ve yatırımcıları menşeine nazaran ayrımcılığa tabi tutma zihniyeti burada da kendini göstermiştir.” dedi.
Arifiye’deki işletme evresinin içinde modernize gereksinimi sebebiyle artık faaliyetlerini yürütmekte zorlanan fabrikaya 50 milyon dolarlık yatırım kuralı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Sadece bu da değil, tıpkı vakitte fabrikada Türk Silahlı Kuvvetlerinin muhtaçlık duyduğu tüm bakım ve tamir çalışmaları da yapılmaya devam edilecektir. Bu işletme dönemi süreci yargıya taşınmış, Danıştay yönetim lehine karar vererek ortada rastgele bir hukuksuzluk olmadığını tescillemiştir. Alışılmış biz Arifiye’deki fabrika üzerinden Türk Silahlı Kuvvetlerimize ve kahraman askerlerimize yöneltilen akınların aslı sebebini çok iyi biliyoruz. Yıllarca Türk Silahlı Kuvvetlerini, tek parti faşizmini sürdürme uğraşlarının kalkanı olarak kullananların, artık yalnızca ülkenin ve milletin ordusu haline gelen bu kuruma tahammülsüzlüklerinin sebebini de çok iyi biliyoruz. Vesayetçilerden, darbecilerden, FETÖ’cülerden arınan Türk Silahlı Kuvvetlerinin vatan hudutlarını müdafaadaki ve hudut ötesi harekatlarındaki başarılarından duyduğu rahatsızlığı bu çeşit mazeretlerle askerimizi gaye alarak dışa vuranları milletimize havale ediyoruz. Biz, kahraman ordumuz ve destan üstüne destan yazan askerimizle birlikte büyük ve güçlü Türkiye’yi inşa etmeyi sürdüreceğiz. Hayatlarında fabrika nedir, üretim nedir, proje nedir, ülke ve millet için çalışmak nedir, özelleştirme nedir, işletme dönemi nedir bilmeyenlerin bühtanlarının Türkiye’nin önünü tıkamasına müsaade vermeyeceğiz.”
“Motor projelerine sıkı sıkıya sahip çıkacağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, projelerinin Nuri Killigil, Vecihi Hürkuş, Nuri Demirağ üzere isimlerin yürüttükleri çalışmaların, ihtilal arabası üzere samimi teşebbüslerin akıbetine uğramasına müsaade etmeyeceklerini vurguladı.
Bu acı öykülerden birinin kahramanının da 1944 yılında Devlet Demiryollarında kullanılan dizel motorları üretmek için kolları sıvayan Kamil Öçman olduğuna değinen Erdoğan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Rahmetli Öçman’ın başında olduğu bir takım tarafından projelendirilip Eskişehir’deki fabrikalarda gövdesi ve başlığı dökülen, krank mili dövülen motor, öteki aksamlarıyla birlikte büsbütün yerli olarak Ankara’da üretilir. Bu birinci motorun prototipi de 1946 İzmir Fuarı’nda sergilenir. Fuar dönüşü periyodun tek parti CHP’si hükümetinin Ulaştırma Bakanı ve Türk Hava Kurumu Lideri olan Şükrü Koçak, çabucak motorun üretildiği fabrikaya masraf. Kamil Öçman ve grubu heyecanla ürettikleri motoru anlatmaya çalışırlarken Şükrü Koçak, ‘Siz burada nasıl motor yaparsınız. Derhal bu fabrikayı kapatın.’ diyerek çıkar masraf. Türkiye’nin birinci dizel motor öyküsü işte bu türlü acı bir sonla neticelenmiştir. İnşallah TEİ’de ve başka kuruluşlarımızda yürütülen motor projelerine sıkı sıkıya sahip çıkacak, ülkemizin bu alanda da gayelerine ulaşmasını sağlayacağız.”
“Türkiye, 125 bini geçen milletlerarası öğrenci sayısı ile dünyada birinci 10 ülke arasında”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaşanan coğrafyada güçlü bir savunma sanayine sahip olmadan geleceğe inançlı bakılamayacağının altını çizdi.
Konvansiyonel savaşların form değiştirdiği bu periyotta bugünün ve geleceğin muhtaçlıklarını karşılayacak bir savunma endüstrini inşa etmek için 18 yıldır gece gündüz çalıştıklarını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:
“Gemiden tanka, uydudan insansız hava araç sistemlerine savunmanın her alanında yatırımlarımız ve teşviklerimizle endüstrimize istikamet verdik. Platform tasarımı ve üretimindeki kabiliyetlerin tek başına kâfi olmayacağı gerçeğinden hareketle dışa bağımlılığın ortadan kaldırılmasını sağlayacak kritik alanlardaki çalışmaları bilhassa destekledik. Bunun için vakıf şirketlerinden öteki ana yüklenicilere ve KOBİ’lere, üniversitelerden araştırma merkezleri ve teknoparklara kadar geniş bir ekosistem kurduk. Ülkemizin kendi insan gücü yanında memleketler arası potansiyeli de harekete geçirecek adımlar attık. Hakikaten Türkiye, 125 bini geçen milletlerarası öğrenci sayısı ile bu alanda dünyada birinci 10 ülke ortasına girdi. Birebir biçimde Milletlerarası Önder Araştırmacılar Programı ile kritik projelerde misyon almak üzere yüzlerce araştırmacıyı ülkemize getirdik. Teknofest ve gibisi etkinliklerle çocuklarımıza ve gençlerimize teknoloji, uzay ve havacılık alanlarındaki potansiyellerini gösterebilecekleri platformlar sunduk. Her geçen gün yaygınlaşan dene-yap atölyeleri ile çocuklarımızın teknolojiye olan meraklarını ve ilgilerini keşfedebilecekleri yerler oluşturduk. “
“Sanayide de orta ve uzun vadeli maksatlara odaklanmış durumdayız”
Savunma endüstrinin her alanında proje çalışan, araştırma ve geliştirme faaliyeti yürüten, üretime yönelen teşebbüslerin yanında yer aldıklarını belirten Erdoğan, “Elimizdeki hudutlu imkanları mümkün olduğu kadar çok çalışmayı desteklemek için aktif ve adil bir formda kullanmaya çaba ediyoruz. Projelerin dizaynından finansmanına kadar her alanda aktifliği ve verimliliği sağlamak için daha kapsamlı bir uyuma gereksinimimiz olduğunu görüyoruz.” dedi.
Savunma Sanayi Başkanlığı ve İcra Komitesi vasıtasıyla daha güçlü bir uyum sistemi kurmayı planladıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları söyledi:
“Diğer yandan uyguladığımız iktisat siyasetlerinde her alan üzere endüstride de orta ve uzun vadeli gayelere odaklanmış durumdayız. İmalat endüstrimizde akıllı, dinamik ve sonuç odaklı bir yapısal dönüşüm için Teknoloji Odaklı Sanayi Atılımı Programı’nı uygulamaya başladık. Bu program, bir taraftan Türkiye’nin orta malı ithalatına bağımlılığını azaltmayı, öbür taraftan ülkemize yeni rekabet üstünlükleri sağlamayı amaçlıyor. Türkiye’yi 2023 maksatlarına ulaştırmak, evlatlarımıza 2053 vizyonunu hayata geçirebilmek için dünyanın en büyük 10 iktisadı ortasına girmiş bir ülke bırakmak için gece gündüz çalışmayı sürdüreceğiz.”
Ulusal helikopter motoru ve TEİ Tasarım Merkezinin ülkeye, millete, havacılık dalına iyi olmasını dileyen Erdoğan, motor geliştirme ve üretim projelerinde vazife alan Savunma Sanayi Başkanlığından TEİ çalışanlarına, akademisyenlerden sanayicilere kadar herkese emekleri ve çabaları için teşekkür etti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, test çalışmalarının bir an evvel ve muvaffakiyetle tamamlanmasının akabinde motoru en kısa müddette göklerde görmeyi dilediğini tabir etti.
Merasimden notlar
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Vahdettin Köşkü’nden canlı kontakla katıldığı merasime, Ulusal Savunma Bakanı Hulusi Akar, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, TEI Genel Müdürü ve İdare Şurası Lideri Mahmut Faruk Akşit katıldı.
Merasimde Erdoğan’ın talimatıyla birinci ulusal helikopter motoru çalıştırıldı. Bu sırada Erdoğan, “Şu anda birinci ulusal helikopterimizin motorunu gördük. İnşallah güzel olsun. Bundan sonra da seri üretimlerine devam edeceğiz.” sözlerini kullandı.
Erdoğan merasimin sonunda, “Teslimat yapıldı, aldık kabul ettik. Çok teşekkür ediyoruz. Ben de bu takımın içerisindeki emeği geçen bütün mühendis kardeşlerimi şahsım, milletim ismine tebrik ediyorum, kutluyorum. Sağ olsunlar, var olsunlar.” diye konuştu.
Merasimin sonunda Tasarım Merkezi’nin açılış merasimi de gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılış sırasında merasime katılanlara “sosyal uzaklığa dikkat” sözleriyle ikazda bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, tesisin açılışına ait “hayırlı olsun” dileklerini iletti.
AA
Bloomberg HT
