Avrupa’da rüzgar gücü bölümünü temsil eden en üst kuruluş olan Avrupa Rüzgar Gücü Birliği (WindEurope) tarafından hazırlanan “Avrupa’da Rüzgar Gücü ve Ekonomik Güzelleşme Raporu”na nazaran, geçen yıl Avrupa’da rüzgar gücü dalı yüzde 75’i karasal, yüzde 25’i ise deniz üstü olmak üzere 300 bin kişilik istihdam yarattı.
Dünyanın en büyük 10 rüzgar türbin üreticisinin 5’i Avrupa merkezli faaliyet gösterirken, Avrupa dünyadaki rüzgar türbin ekipmanları üretim tesislerinin yüzde 31’ine mesken sahipliği yaptı. Kelam konusu tesisler global rüzgar kapasitesinin de yüzde 30’unu oluşturdu.
Bu yıl global rüzgar türbin ekipmanları piyasasının hacmi, 38 milyar eurosu karasal ve 12 milyar eurosu deniz üstü olmak üzere toplam 50 milyar euroya ulaştı. Kuleler, rotor kanatları ve dişli kutusu ise global piyasanın yüzde 50 ila 55’ini oluşturarak kesimde piyasa bedeli en yüksek modüller oldu. Raporda, kelam konusu modüllerin piyasaya arz edilmesi için rekabetin çok şiddetli olduğu değerlendirmesi yapıldı.
Geçen yıl dünyada hali hazırda faaliyette olan 800 üretim tesisinin yüzde 31’ine Avrupa, yüzde 45’ine ise Çin konut sahipliği yaparken, Hindistan yüzde 7’lik, Brezilya yüzde 5’lik, Kuzey Amerika ise yüzde 4,5’lik hisse aldı.
Avrupa genelinde en büyük rüzgar türbin ekipman üreticileri sırasıyla Almanya, İspanya, İtalya ve Danimarka oldu. Rüzgar endüstrisi kesiminde faaliyet gösteren firma sayısına nazaran yapılan sıralamada, Avrupa genelinde en büyük rüzgar türbin ekipman üreticisi ülke 82 üretim tesisiyle Almanya oldu. Almanya’yı 41 tesisle İspanya, 17 tesisle İtalya ve 13 tesisle Danimarka takip etti.
Türkiye ise rüzgar türbini ekipman üretimi yapan 12 tesisiyle listede 5. sırada yer aldı. Türkiye’deki 12 tesisin 6’sı kule ve 4’ü kanat üretimi yaparken, kalan 2’si ise döküm materyal üretimi gerçekleştiriyor.
Listede, Türkiye’yi 11 tesis ile Fransa, 9 tesis ile Polonya, 8 tesis ile İngiltere ve 7 tesis ile Hollanda ve Portekiz takip ediyor.
“Türkiye’nin rüzgar başşehri İzmir”
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı uyumunda faaliyet gösteren İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) Genel Sekreteri Mehmet Yavuz, AA muhabirine, Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve Ulusal 11. Kalkınma Planı doğrultusunda pak güç ve pak teknolojiler alanında attığı adımların milletlerarası kurumların hazırladığı raporlara da yansıdığını belirtti.
Türkiye’de rüzgardan güç üreten santrallerin şurası gücünün toplam konseyi güç içindeki hissesinin 2020 yılı içinde yüzde 10 düzeylerine ulaştığına işaret eden Yavuz, “Bu heyeti gücün yaklaşık yüzde 20’si tek başına İzmir’de, yüzde 40’ı da İzmir ve etrafında konumlanmış durumda.” dedi.
Yavuz, Türkiye’nin güç üretiminin yanında rüzgar gücü ekipman üretiminde de değerli bir evre kaydettiğini tabir ederek, “Yaklaşık 8 bine yakın modülden meydana gelen rüzgar türbinlerinin büyük bir kısmı artık ülkemizde üretilebilir duruma geldi. Ana bileşen olarak kabul edilen kanat, kule ve nasel üzere yüksek hacimli ve katma kıymetli eserleri üreten tesisler ise bilhassa İzmir ve etrafında ağırlaşıyor. Türkiye’deki rüzgar gücü santrallerine yapılan üretimler yanında, dünyanın dört bir yanına ihracat yapılıyor.” diye konuştu.
İZKA’nın da İzmir’in rüzgar sanayi dalındaki pozisyonunu ve rekabet edebilirliğini güçlendirmek için çalışmalarına devam ettiğini kaydeden Yavuz, şunları söyledi:
“Türkiye’nin rüzgar endüstrisindeki pozisyonu her geçen gün sağlamlaşıyor. İzmir, Türkiye’nin rüzgar endüstrisinde başı çekiyor ve tıpkı vakitte yakın coğrafyasının rüzgar gücü başşehri pozisyonunda. WindEurope’un raporu kapsamına alınan 4 rüzgar kanadı fabrikasının tamamı, 6 kule fabrikasının üçü, 2 döküm tesisisin ise biri İzmir’de yer alıyor. Ajansımızın yürüttüğü çalışmalar doğrultusunda, rapordaki ana üreticilere ek olarak, İzmir’de rüzgar türbininin çeşitli bileşenlerini üreten 30’un üstünde firmamızın olduğunu biliyoruz. Bu firmalarımızda kelam konusu rapor kapsamına alınmasa da Ajans olarak bizim de üyesi olduğumuz ve ülkemiz rüzgar endüstrinin tanınması için iş birliği yaptığımız WindEurope’un başka çalışmalarında ve veritabanlarında yer alıyor. Hali hazırda Ajans olarak bizim de takip ettiğimiz, şimdi hazırlık süreci devam eden yatırımların tamamlanmasıyla birlikte önümüzdeki periyotta Türkiye’nin bu ve gibisi raporlarda bundan daha iyi yerlere geleceğine inancımız tam.”
Yavuz, İZKA bünyesinde faaliyet gösteren Yatırım Takviye Ofisinin (Invest in İzmir) rüzgar gücü dalı özelinde hem yatırım tanıtım faaliyetleri gerçekleştirdiğini hem de potansiyel yatırımcılara fiyatsız yatırım danışmanlığı sağladığını anımsatarak, bu alanda yatırım planlayan tüm ilgililere takviye olmaktan büyük memnunluk duyacaklarını kelamlarına ekledi.
AA
Bloomberg HT
